Turizmde Kültürel Varlıklar ve Kültür Turizmi
Turizm,
farklı sosyal ve kültürel yapılara sahip toplumların birbirleriyle ilişkiler
kurmasına; farklı bilgi, gelenek ve kültür düzeyleri arasında bir etkileşime
ve bunların sonucunda sosyal yapının, kültürel anlayışlarının ve giderek
toplumsal davranış kalıplarının değişmesine yol açan bir sosyal olaydır. Diğer
taraftan insanlar, ilk çağlardan başlayarak, din, savaş, fetih, ticaret, göç ve
merak gibi değişik etkenlere bağlı olarak seyahat etmişler ve bu etkenlere
bağlı olarak seyahat etme nedenlerinin başında da, kültür ilk sıralarda yer
almıştır. Macdonald, R. Ve Jolliffe’e göre turistler, yöreleri daha çok
kültürel çekiciliklerini görmek amacıyla ziyaret etmektedirler.
Özellikle 19. yüzyılda antik Mısır uygarlığının
doğurduğu merak duygusu ile birlikte, Avrupalının kültür turizmine olan ilgisi
başlamıştır. Mısır, Anadolu, Yunanistan ve İtalya, önceleri aristokrat ve
burjuvaların daha sonraki dönemlerde ise, her sınıftan insanın görme ve öğrenme
duygularının artmasına ve bu amaçla seyahat etmelerine neden olmuştur. Turizmin
başlangıcı, çoğunluğun sandığı gibi tatil turizmi değil, bilinmeyeni bilme,
görülmeyeni görme ve öğrenme içgüdüsü ile gerçekleşen kültürel gezilerdir.
Görüldüğü gibi insanları turizme iten temel
etkenlerden biri de, kendilerininkine benzer veya kendilerine yabancı olan
geçmiş ve çağdaş kültürleri tanıma isteğidir. Bu istek etrafında şekillenen
ekonomi, kültür turizmi başlığında incelenmekte ve önemli bir turizm türü
olarak karşımıza çıkmaktadır.
Kültür turizminin faaliyet kapsamını kültürel
faaliyetler oluşturmaktadır. Bir ülkenin yada bölgenin tarihi, arkeoloji,
coğrafyası, örf ve adetleri, giyim kuşamı, mimarisi, alt kültürleri gibi
özelliklerini tanımak için yapılan her türlü etkinlikler kültür turizmi
kapsamında değerlendirilmektedir.
“Özel ilgi turizminin bir çeşidi olan kültürel turizm
ilk kez 1969 yılında Kanada’nın Ontoria kentinde düzenlenen bir kongrede,
kültürel motivasyonlar ile seyahat etmek olarak dar anlamada tanımlanmıştır.
Daha sonraki yıllarda ise, kültürel turizm ile ilgili birçok tanım denemesi
yapılmıştır. Mehrhoff, kültürel turizmi geniş anlamada ele alarak
ziyaretçilerin gittikleri yerlerdeki tarihi ve bir ulusa ait değerleri görmesi
ve tatması olarak tanımlamıştır. Bu tanıma göre kültürel turizmin temelinde çok
çeşitli nedenler yatmaktadır. Eski sanat eserlerinin, tarihi yapıların,
müzelerin, eski uygarlıkların ve onlara ait kalıntıların görülmesi amacı, araştırma,
keşif ve dini amaçlı seyahatler, yerel mimari ve orijinal özellikler,
kütüphaneler, yerel mutfak, festivaller ve fuarlar, tiyatro ve sinema, müzik ve
dans, lisan ve edebi çalışmalar ve alt kültürleri tanıma amacıyla yapılan
seyahatler kişilerin bilgi ve görgülerini arttırmakta ve kültür turizmi içinde
yer almaktadır.”
“Kültür kavramının barındırmış olduğu özelliklerden
dolayı, birçok turist, toplumlara ait kültürleri tanıma isteği içinde seyahat
etmektedir. Turistlerin bu farklı kültürleri görüp tanımak için yaptıkları
seyahat ve konaklamalar kültür turizm olarak adlandırılmaktadır. İnsanlar eski
medeniyetlerin ya da kültürlerin izlerini görme isteğinin yanı sıra kendi
kültürleri dışındaki kültürlere de ilgi duymaktadırlar”. Buna göre kültür
turizmi dar anlamıyla değişik kültürleri ve kültür eserlerini görmek için
yapılan seyahat olarak tanımlanmaktadır. Geniş anlamıyla ise festival, folklor,
tiyatro, sergi gibi sanat etkinliklerine katılmak, geçmiş ve yaşayan
uygarlıklarla kültürel değerleri tanımak, tarihi yerleri ve toplumun yaşam
tarzlarını görmek amacıyla yapılan gezidir.
“Turizm Bakanlığı tarafından hazırlanmış olan Turizm
Terimleri Sözlüğünde kültür turizmi şu şekilde verilmektedir:
değişik kültürleri tanımak, tarihi yer ve olayları incelemek için yapılan özel
ilgi seyahatlerinin doğurduğu olay ve ilişkilerin bütünüdür”.
Diğer çağdaş bir tanıma göre kültür turizmi “Çağdaş ve
geçmiş kültürlere ait somut ve somut olmayan değerlerle ilgili olarak, onları
görme, haklarında bilgi ve deneyim edinme amacıyla gerçekleşen ve bununla
ilgili ürün ve hizmetlerin satın alınmasına bağlı olarak doğrudan ve dolaylı
faaliyetlerden oluşan bir turizm olgusudur"
Gözütok, kültür turizmi kapsamındaki
faaliyetleri şu şekilde sıralamaktadır:
- Eski
sanat eserlerinin, tarihi yapılarını, müzelerini, eski uygarlıkların ve
onlara ait kalıntıları görme amaçlı seyahatler.
- Araştırma
keşif ve dini amaçlı seyahatler.
- Yerel
mimari ve orijinal özellikler, kütüphaneler, yerel mutfak, festivaller ve
fuarlar, tiyatro, sinema, müzik ve dans, lisan ve edebi çalışmalar ve alt
kültürleri tanıma amacıyla yapılan seyahatler.
Kültür ve
Turizm Bakanlığı’nın 1988 yılında hazırladığı “Bir Yörenin Turizm imkânlarının
Değerlendirilmesi için Rehber” adlı yayında “Kültürel Değerler” başlığı altında
bazı alt başlıklar verilerek bir sınıflandırma yapılmıştır. Bunlar aşağıda
sıralanmaktadır.
Tarihi
eserler
Tarihi
eserler adı altında yörenin tarihini yansıtan, günümüze kadar gelmiş eserler:
Cami, han, hamam, türbe, su kemeri, tescilli yapı sokak, anıtsal ağaçlar,
çeşme, kervansaray, saat kulesi sayılabilir.
Tarihi
dini merkezler
Değişik
tarih dönemlerinde yapılmış dini yapılardır. Cami, türbe, manastır, kilise,
sinagog tarihi dini merkezlerdir.
Müzeler
Ülke ve
yörenin tarihi ve kültürel özelliklerini yansıtan taşınabilir eser ve eşyaların
sergilendiği açık ya da kapalı mekânlardır.
Etnografya
müzesi, arkeoloji müzesi, açık hava müzesi, özel konulu müzeler buna örnektir.
Festivaller
Yılın
belirli günlerinde düzenlenen konulu ulusal veya uluslar arası katılıma açık
(müzik, tiyatro, özel konulu toplantılar) faaliyetler bütünü olarak kabul
edilmektedir.
Özel
günler
Gelenek ve
göreneklerden ya da dini inançlardan kaynaklanan, törensel özelliği olan
günlerdir.
Yöresel
el sanatları
Yöresel el
sanatları adı altında ise halı, kilim gibi dokumalar, topak işleme, ağaç
işleme, bakır işleme, taş işleme, mücevher sıralanmıştır.
Türk
folkloru
Türk
turizmine entegre edilebilecek özgün değerlere sahiptir. Folklor turistik
talebin doğmasına rol oynadığı gibi turizme arz edilen değerler açısından da
önemlidir.
Kültür
turizmi günümüzde hem bir turistik ürün olarak hem de bir tema olarak uluslar
arası turizm hareketleri ile birlikte kültürel turizm de son kırk yıllık süre
için de önemli artılar göstermiştir. Kültürel turizmin gelişmesine etki eden
birçok etken bulunmaktadır. Bunlar;
- Kültürel
turistlerin eğitin düzeyinin yüksek olması nedeniyle, insanlar
katılacakları seyahatlerde daha fazla bir şey öğrenme arzusu içindedir,
- Kültürel
turizm, katılımcılara pozitif düşünce gücü sağlar,
- Kültürel
turizmin yeni formlarının gelişimi,
- İnsanların
medya aracılığı ile kültürel turizm olanaklarının farkına varması,
- Kültürel
turizm ile ilgili olarak özel sektör ve gönüllü kuruluşların yapmış olduğu
pazarlama faaliyetleri,
- Doğu
Avrupa’daki ekonomik ve politik değişimin etkileri sayılabilir.
Kültürel
turizm hareketlerine katılan turistlerinde karakteristik özellikleri de tatil
turizmine katılanlara göre oldukça farklılık göstermektedir. Konu ile ilgili
olarak Kanada ve Amerika’da yapılan bir çalışmada kültürel turistleri
özellikleri şöyle sıralanabilir:
- Tatil
turizmine katılanlara göre gelirleri daha yüksektir ve tatil süresince
daha faza harcama yapmaktadırlar,
- Gezi
sırasında geceleme süreleri daha uzundur,
- Konaklama
tercihleri olarak otel ve moteller daha çok tercih edilmektedir,
- Alışveriş
daha fazla yaparak harcama miktarları diğer turistlere göre daha fazladır.
- Gidilen
yörelerde yaşayanlara göre eğitim düzeyleri daha yüksektir,
- Seyahate
katılanlar arasında erkelere göre kadınların oranı daha fazladır,
- Kültürel
seyahatlere katılanlar orta yaş ve üzeri gruptadırlar.
Kültürel
varlıklar, her zaman turizm ürünü olamamaktadır. Yukarıda değinildiği gibi,
çekicilik, ulaşım ve turizm işletmeleri etkenlerinin birleşimiyle kültürel
varlıklar bir turizm ürünü haline gelebilmekte ve başlı başına bir turistik
talep yaratabilmektedir. Böylece kültür tek başına bir turistik ürün
olabilmektedir. Kültür turizmi ürünleri de, kültürün miras niteliği olması veya
çağdaş elemanları kapsaması nedeniyle geçmişe ve günümüze ilişkin olarak
çeşitli içeriklere göre farklılaşmaktadır.
Bu kapsamda
kültür ve kültürel turizmin temel özelliklerini sıralamak, konunun
anlaşılmasına yardımcı olacaktır;
- Her
ülkenin kültürel değerleri kendine özgüdür, avantaj ve dezavantaj gibi
değerlendirme imkânı vermez.
- Ülkelerin
ortak mirasını öğrenmede toplumlara fırsat sağlar.
- Maddi-manevi
kültürel değerler turizm yoluyla maddi değer kazanır.
- Kültürel
turizmin kendisi bir propaganda ve reklam aracıdır.
- Kültürel
turizmin mevsimlik olma özelliği yoktur. Turizmin zamana mekâna
yayılmasında etkili bir araçtır.
- Kültürel
turizm iyi bir planlama, tanıtım ve organizasyonu gerektirir.
- Turistik
ürün çeşitlendirilmesinde dünya markası yaratmada en etkili rolü kültürel
kaynaklar oynar. Diğer bir ifadeyle, talep yaratma, talep çeşitlendirme,
turistik ürün yaratma, ürün çeşitlendirmede kültürel turizm ayrıcalıklı
bir yere sahiptir.
- Kültürel
turizm, turizme arz-talep dengesinin sağlanmasında etkin bir güce
sahiptir.
- Kültürel
turizm temel olarak korumaya olanak sağlar ancak iyi yönetilemediği
taktirde kültür varlıkların yıpranmasına, bozulmasına, değer kaybetmesine
yol açabilmektedir. Başka bir anlatımla, kültürel turizmde önemli olan bir
diğer nokta da diğer turizm ürünlerinde olduğu gibi azr-talep arasındaki
dengenin sağlanmasıdır.
Alternatif
turizm çeşitleri içinde kültür turizminin gelecekte ön plana çıkacak turizm
türlerinden biri olacağı bilim adamları ve turizm uzmanlarınca kabul gören
yaygın bir görüş olarak ortaya çıkaktadır. Dünya Turizm Örgütü İş Konseyi’nde
Program Yöneticiliği yapmış olan Weihs, kültür turizmi, eko turizm, tematik
turizm, cruise ve macera turizminin gittikçe önem kazanmaya başlayan turizm
türleri olduğunu ve bu turizm türleri içinde özellikle eko turizm ve kültür
turizminin öneminin daha da artacağını belirtmektedir. Günümüzde ülkelerin
sahip olduğu deniz, güneş ve doğa olanaklarından yararlanan turistler, aynı
zamanda gezdikleri yerlerin kültürel değerlerini tanımak ve yaşamak
istemektedirler. Bu nedenle kültür, artık turizm için önemli bir neden haline
gelmeye başlamıştır.
Kültürel
turizmin gelişim sürecinin önümüzdeki yıllarda da artarak devam edeceği,
WTO’nun yapmış olduğu 2020 yılın ilişkin çalışmada, özellikle Avrupa, Ortadoğu
ve Asya bölgelerinde önemli sayılabilecek bir oranda büyüme olacağı tahmin
edilmektedir.
Tartışmasız şekilde bilmeliyiz ki kültür turizmi en çok gelir getiren, en
zengin kesime hitap eden turizm türüdür. Üstelik kültür turizmi yeme içme
kültürü ve alış-veriş ile desteklenirse tekrar tekrar yapıla bilen bir geziler
dizisi olabilir. Ülkemizin Kültür turizmi açısından gerek bölgesel gerekse
kültürel çeşitliliği göz önüne alınırsa gezi sayısının ve alternatif
seçeneklerinin büyük oranda artabileceği görülür.
Kaynak : Yayla Kültürü ve Yayla Turizmi / Hikmet
HABERAL
Yorumlar
Yorum Gönder